HİKÂYE ............... BORCUM VARDI
Oldukça yaşlı bir adam, büyük bir ağacın altında ağlıyordu. Biraz önce iri kıyım bir genç, yanına sokulmuş ve kendisinden içki parası istedikten sonra bir de tokat atmıştı. Yaşlı adamın yere yıkıldığını gören bir genç yardımına koşup sordu:
- Geçmiş olsun dede. O serseri ne istedi ki senden?
Adamcağız bir şey olmamış gibi cevap verdi:
- Borcum vardı, onu istedi. Yapması gerekeni yaptı.
Delikanlı, ihtiyarın koluna girerek dedi ki:
- Fazla hırpalandınız. Şu ağacın gölgesinde biraz oturalım mı?
Yaşlı adam, üzüntülü bir şekilde cevap verdi:
- Benim bu ağacın altında dinlenmeye hakkım yok yavrum. Ölünceye kadar da olmayacak.
Delikanlı, söylenenden bir şey anlamamıştı. Merakla bakarken, adam hıçkırıklarla devam etti:
- Elli yıl kadar önceydi. Rahmetli babamı, içki parası almak için bu ağacın altında ben de azarlamıştım...
Delikanlı ne diyeceğini bilemedi. Onu evine bırakmayı teklif etti. Adam, titrek adımlarla yola koyulurken cevap verdi:
- Sağol yavrum. Babamı azarladıktan sonra, onun da eve yayan döndüğü gibi, ben de yürüyerek gideceğim... Hem de kabristana uğrayıp, babama bir Yasin-i şerîf okuyarak ondan ve Allahtan af dileyeceğim...
GÜNÜN TARİHİ ................ NİĞBOLU ZAFERİ
Osmanlıların Avrupa’da ilerlemelerinden sonra, sıranın kendilerine geldiğini anlayan Macar Kralı, öteki Avrupa devletlerinden yardım istedi. Bunun üzerine Fransa, İngiltere, Almanya ve diğer ülkelerin askerleri Macaristan’da toplandılar. Bu ordu, Türkleri Avrupa’dan çıkarmak için harekete geçti. Geçtikleri yerlerdeki halka zulmederek ilerleyen Haçlılar, Niğbolu Kalesi’ni kuşattılar. Yıldırım Bâyezid Hân, bunu duyunca ordusunun başında hemen harekete geçti. Kaledeki Türk askerleri çok azdı. Ancak kale komutanı Doğan Bey, çok değerli bir komutandı. Kaleyi teslim etmeyerek Yıldırım Bâyezid’e zaman kazandırdı. Osmanlı Ordusu kısa zamanda Niğbolu önlerine geldi. Burada 25 Eylül 1396 günü tarihin en büyük meydan savaşlarından biri yapıldı. Haçlı ordusu yenildi. Bu savaşta Haçlılar 100-120 bin, Osmanlılar ise, 60-70 bin kişi idiler.
Erkek: Şinasi - Kız: Şefika - Yemek: Ezogelin çarbası, Taze fasulye, Komposto.