Untitled Document

HATIRA......................... AFRİKA’DA SAĞLIK DRAMI

Türk sağlık kuruluşları, gönüllü olarak gittikleri Afrika’da inanılmaz başarılara imza atıyor. Somali’den Nijer’e, Sudan’dan Çad’a, Etiyopya’dan Cibuti’ye kadar birçok ülkede yüzbinlerce insan, Türk hekimlerinin elinde sağlığına kavuşuyor. Afrika’ya hizmet veren çok sayıda Türk sivil toplum kuruluşu var. Gönüllüler Grubu ile 9-24 Aralık tarihleri arasında Nijer’e 22. defa yardım götürüldü. Şimdiye kadar 16 defa Afrika’ya giden İstanbul Eyüp Sultan Devlet Hastanesinde ameliyathane görevli hemşiresi Mülkiye Okyay, ekipte yer alan sağlıkçılardan biriydi özetle şöyle anlattı:
“Orada korkunç ötesi bir dram var. Yaşamadan anlayamazsınız. Oraları gördükten sonra hayata bakışım değişti. Bir kere hayatın çok güzel olduğunu anladım. Yediğim her lokma için minnet duyuyorum. Önceden herkes gibi kalan yemeğimi çöpe atardım. Şimdi tek lokma ziyan etmiyorum. Artık daha iyisi olsun hiç istemiyorum. Yaşadığım her dakikaya şükrediyorum. Bâzen; ‘Evde yiyecek hiçbir şey yok.’ deriz ya hani. Açıp baksan dolaba. Makarna var, pirinç var, bulgur var. Hangisi eksik ki? Ama Afrika’da gerçekten yok! Kadınlar kuş darısını kaynatıyor; lapayı kendisi yiyor, suyunu çocuğuna içiriyor. Acayip dramlar yaşanıyor. Çocuk servisinde büyük bir sıra vardı. Anneler tek sıra hâlinde bekliyor. Her birinin sırtında birer çocuk. Bir kadın sırası gelince hekim çocuğun ölmüş olduğunu fark ediyor. Sırada evladı ölmüş ama haberi yok. Doktor bulamadığı için uzun yıllar yağ bezesi ile yaşayan 80 km uzaktan yürüyerek tek başına gelmiş bir annenin ameliyatından önce 10 aylık bebeğini bırakacak kimsesi yoktu. Çareyi Nijer’deki anneler gibi bebeği sırtına bağlattım bir yandan da ameliyata yardım ettim.
Rabbim sanki oraya giden sağlık ekiplerini seçip göndermiş. Beş kuruş maddi çıkarın yok. Manevi olarak ne kazanırsam kârdır diye bakıyorsun. Dünyaca ünlü profesör oraya geliyor. Bir odayı ameliyathane yapıyoruz. Ben çamaşır suyu ile masayı hazırlıyorum. Doçent yerleri siliyor. Bir başka hekim lambaların tozunu alıyor. Burada bırakın hekimleri hemşirelere bile yaptıramazsınız bunu. Orada herkes her işi yapıyor. Ego yok, makam kaygısı yok. Kimse; ‘Sen benim kim olduğumu biliyor musun?’ demiyor. Herkes Allah rızası için orada.”





Featured Image 01